Page 218 - Stk 2015 Bildiriler E-Kitap
P. 218
Hidroelektrik santralleri (HES); akan suyun gücünü enerjiye dönüĢtürürler ve akan su
içerisindeki enerji miktarını suyun akıĢ hızı ve düĢüĢ hızı tayin eder (T.C. ENERJĠ VE TABĠĠ
KAYNAKLAR BAKANLIĞI). Üretim teknolojilerinin giderek ucuzlamasına bağlı olarak dünya
genelinde su gücü, rüzgâr ve güneĢ gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim giderek artmakta;
bunların arasında çok çeĢitli avantajları nedeniyle su gücü çok daha fazla ön plâna çıkmaktadır
(Akpınar, vd. 2009; 249). Ülkemizde üretilen enerji miktarı %30 yenilebilir enerji kaynaklıdır (T. C.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji- Hidrolik: 1)
Grafik1: Ülkemizin Yenilebilir Enerji Potansiyeli
Satışlar
3. Çeyrek
%18
2. Çeyrek
%32
1.çeyrek
%50
Grafik1: T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji, Hidrolik
Ülkemizin yenilebilir enerji potansiyeline baktığımızda teorik hidroelektrik potansiyel 433
milyar Kwh, teknik olarak değerlendirilebilir potansiyel 216 milyar Kwh, ekonomik olarak ise 144
milyar Kwh’dır. Hidroelektrik enerji potansiyelinin %37’lik kısmı iĢletme, %15’lik kısmı da inĢa
halindedir.
Hidroelektrik yenilebilir enerji kaynağı olmasına rağmen santrallerin yapım ve iĢletme
sürecinde insan ve ekosistem üzerinde etkileri olduğunu söylemek mümkündür. Bununla birlikte HES
projelerinde göz ardı edilen en önemli konuların baĢında kurulan/kurulması planlanan santrallerin
birbirlerine olan yakınlıklarının yanında birbirlerine olan etkileri, akarsu havzalarında oluĢturacakları
toplam etkiler düĢünülmeden, taĢıma kapasiteleri ve su debileri hesaplanmadan projeye geçirilmeleri
insan ve ekosistem üzerindeki olumsuz etkileri daha da güçlendirmektedir. Özellikle de HES
projelerinin birbirlerini takip eder gibi yakın olmaları doğal çevrenin görüntüsünü bir inĢaat tarlası
204
içerisindeki enerji miktarını suyun akıĢ hızı ve düĢüĢ hızı tayin eder (T.C. ENERJĠ VE TABĠĠ
KAYNAKLAR BAKANLIĞI). Üretim teknolojilerinin giderek ucuzlamasına bağlı olarak dünya
genelinde su gücü, rüzgâr ve güneĢ gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim giderek artmakta;
bunların arasında çok çeĢitli avantajları nedeniyle su gücü çok daha fazla ön plâna çıkmaktadır
(Akpınar, vd. 2009; 249). Ülkemizde üretilen enerji miktarı %30 yenilebilir enerji kaynaklıdır (T. C.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji- Hidrolik: 1)
Grafik1: Ülkemizin Yenilebilir Enerji Potansiyeli
Satışlar
3. Çeyrek
%18
2. Çeyrek
%32
1.çeyrek
%50
Grafik1: T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji, Hidrolik
Ülkemizin yenilebilir enerji potansiyeline baktığımızda teorik hidroelektrik potansiyel 433
milyar Kwh, teknik olarak değerlendirilebilir potansiyel 216 milyar Kwh, ekonomik olarak ise 144
milyar Kwh’dır. Hidroelektrik enerji potansiyelinin %37’lik kısmı iĢletme, %15’lik kısmı da inĢa
halindedir.
Hidroelektrik yenilebilir enerji kaynağı olmasına rağmen santrallerin yapım ve iĢletme
sürecinde insan ve ekosistem üzerinde etkileri olduğunu söylemek mümkündür. Bununla birlikte HES
projelerinde göz ardı edilen en önemli konuların baĢında kurulan/kurulması planlanan santrallerin
birbirlerine olan yakınlıklarının yanında birbirlerine olan etkileri, akarsu havzalarında oluĢturacakları
toplam etkiler düĢünülmeden, taĢıma kapasiteleri ve su debileri hesaplanmadan projeye geçirilmeleri
insan ve ekosistem üzerindeki olumsuz etkileri daha da güçlendirmektedir. Özellikle de HES
projelerinin birbirlerini takip eder gibi yakın olmaları doğal çevrenin görüntüsünü bir inĢaat tarlası
204