Page 535 - Stk 2015 Bildiriler E-Kitap
P. 535
RİŞ
Günümüz toplumları, sanayileĢme ve hızlı kentleĢmenin getirdiği gürültü, çevre kirliliği,
trafik, stres vb. sorunlarla karĢı karĢıyadır. Gün geçtikçe ağırlaĢan bu tür sorunlar insanların daha fazla
dinlenme, eğlenme, gezip görme ve yeni deneyimler peĢinde koĢmasına yol açmaktadır. Dahası
kentlerin kalabalık ve telaĢlı ortamı bireyleri sürekli yaĢadıkları yapay ortamlardan doğal ortamlara
itmektedir. Hartmann’ın kaçıĢ olarak nitelendirdiği bu yöneliĢ (Toskay, 1978: 107) son yıllara adına
“Kırsal Turizm” denilen yeni bir olgunun doğmasına yol açmıĢtır.
Günümüz küreselleĢen dünyasında insanoğlu bireysel veya küçük gruplar halinde doğayla iç
içe olma yönünde istek duymakta, doğal ve kültürel değerleri yerinde görmeyi istemekte böylelikle
turizm talebinde birtakım değiĢikliklerin meydana gelmesine sebep olmaktadır. Turistik eğilimlerdeki
bu durum doğal ve kültürel çevrenin koruma-kullanma dengesini gözeterek kullanımını öngören
“kırsal turizm”, “ekolojik turizm”, sürdürülebilir turizm” gibi yeni turizm kavramlarının ortaya
çıkmasına neden olmuĢtur. Kitle turizmine karĢı olarak geliĢme gösteren ve belli bir mevsimle sınırlı
olmayan bu turizm çeĢitleri hassas, doğal ve kültürel alanlarda geliĢtirilebilecek en uygun turizm
türleri olarak kabul edilmektedirler (Kaypak, 2012: 11).
Türkiye gibi geliĢmekte olan ülkeler enflasyon, iĢsizlik, büyüme ve gelir dağılımı adaletsizliği
gibi temel birtakım yapısal sorunlarla boğuĢmakta ve bu sorunların üstesinden gelebilecek yatırımlar
içinde kaynak bulmada zorluk çekmektedirler. Kırsal turizm etkinliklerinin büyük ölçüde serbest
malların kullanımı ile gerçekleĢmesi, geliĢmekte olan ülkelerin yapısal sorunlarını aĢmada katkı
sağlamakta ve bölgesel geliĢmiĢlik farklarının giderilmesinde önemli fırsatlarda sunmaktadır.
Ülkemizde ise giriĢimciler rasyonel davranmakta sermaye hasıla katsayısı büyük yatırımlara
kalkıĢmada çekingen davranmaktadırlar. Bu açıdan bakıldığında kırsal turizm etkinlikleri yatırımcılar
için riski düĢük bir seçenek sunmaktadır. Lakin kırsal turizm etkinliklerinin neler oldukları
doğrultusunda Ġlgili alan yazın incelendiğinde kırsal turizm etkinliklerini içeren sınıflandırmalarda bir
bütünlük olmadığı görülmüĢtür. Çok çeĢitli ve dağınık bir yapı içerisinde bulunan kırsal turizm
etkinlikleri alanyazınında hangi etkinliğin kırsal turizm sınıflandırmasına girdiği üzerinde uzlaĢılmıĢ
bir sınıflandırma ölçütü bulunmamaktadır. Böylesi bir dağınıklık ilgili alanda çalıĢan kiĢilere bir takım
zorluklar çıkarmaktadır.
Bu bağlamda çalıĢmanın amacı kırsal turizm ile iliĢkilendirilebilecek turizm türlerini çeĢit
olarak sınıflandırmak ve rehber niteliği taĢıyacak genel-geçer bir sınıflandırma ölçütü oluĢturmaktır.
Böylelikle sahip olunan kırsal turizm değerlerinin kırsaldaki bireyler tarafından kolaylıkla fark
edilmesinin sağlanması ve bu alanda giriĢim yapmaya istekli yatırımcılara rehber olunması
hedeflenmektedir. Ayrıca kıt kaynakların rasyonel kullanımı sağlanırken hazır olan değerlerin
kullanılacağı ek kaynak tüketimine gereksinim duyulmayacağı bir ekonomik etkinlik alanı
oluĢturulmuĢ olacaktır. Bu doğrultuda öncelikle kırsal turizmin temel kavramlarından bahsedilmiĢtir.
521
Günümüz toplumları, sanayileĢme ve hızlı kentleĢmenin getirdiği gürültü, çevre kirliliği,
trafik, stres vb. sorunlarla karĢı karĢıyadır. Gün geçtikçe ağırlaĢan bu tür sorunlar insanların daha fazla
dinlenme, eğlenme, gezip görme ve yeni deneyimler peĢinde koĢmasına yol açmaktadır. Dahası
kentlerin kalabalık ve telaĢlı ortamı bireyleri sürekli yaĢadıkları yapay ortamlardan doğal ortamlara
itmektedir. Hartmann’ın kaçıĢ olarak nitelendirdiği bu yöneliĢ (Toskay, 1978: 107) son yıllara adına
“Kırsal Turizm” denilen yeni bir olgunun doğmasına yol açmıĢtır.
Günümüz küreselleĢen dünyasında insanoğlu bireysel veya küçük gruplar halinde doğayla iç
içe olma yönünde istek duymakta, doğal ve kültürel değerleri yerinde görmeyi istemekte böylelikle
turizm talebinde birtakım değiĢikliklerin meydana gelmesine sebep olmaktadır. Turistik eğilimlerdeki
bu durum doğal ve kültürel çevrenin koruma-kullanma dengesini gözeterek kullanımını öngören
“kırsal turizm”, “ekolojik turizm”, sürdürülebilir turizm” gibi yeni turizm kavramlarının ortaya
çıkmasına neden olmuĢtur. Kitle turizmine karĢı olarak geliĢme gösteren ve belli bir mevsimle sınırlı
olmayan bu turizm çeĢitleri hassas, doğal ve kültürel alanlarda geliĢtirilebilecek en uygun turizm
türleri olarak kabul edilmektedirler (Kaypak, 2012: 11).
Türkiye gibi geliĢmekte olan ülkeler enflasyon, iĢsizlik, büyüme ve gelir dağılımı adaletsizliği
gibi temel birtakım yapısal sorunlarla boğuĢmakta ve bu sorunların üstesinden gelebilecek yatırımlar
içinde kaynak bulmada zorluk çekmektedirler. Kırsal turizm etkinliklerinin büyük ölçüde serbest
malların kullanımı ile gerçekleĢmesi, geliĢmekte olan ülkelerin yapısal sorunlarını aĢmada katkı
sağlamakta ve bölgesel geliĢmiĢlik farklarının giderilmesinde önemli fırsatlarda sunmaktadır.
Ülkemizde ise giriĢimciler rasyonel davranmakta sermaye hasıla katsayısı büyük yatırımlara
kalkıĢmada çekingen davranmaktadırlar. Bu açıdan bakıldığında kırsal turizm etkinlikleri yatırımcılar
için riski düĢük bir seçenek sunmaktadır. Lakin kırsal turizm etkinliklerinin neler oldukları
doğrultusunda Ġlgili alan yazın incelendiğinde kırsal turizm etkinliklerini içeren sınıflandırmalarda bir
bütünlük olmadığı görülmüĢtür. Çok çeĢitli ve dağınık bir yapı içerisinde bulunan kırsal turizm
etkinlikleri alanyazınında hangi etkinliğin kırsal turizm sınıflandırmasına girdiği üzerinde uzlaĢılmıĢ
bir sınıflandırma ölçütü bulunmamaktadır. Böylesi bir dağınıklık ilgili alanda çalıĢan kiĢilere bir takım
zorluklar çıkarmaktadır.
Bu bağlamda çalıĢmanın amacı kırsal turizm ile iliĢkilendirilebilecek turizm türlerini çeĢit
olarak sınıflandırmak ve rehber niteliği taĢıyacak genel-geçer bir sınıflandırma ölçütü oluĢturmaktır.
Böylelikle sahip olunan kırsal turizm değerlerinin kırsaldaki bireyler tarafından kolaylıkla fark
edilmesinin sağlanması ve bu alanda giriĢim yapmaya istekli yatırımcılara rehber olunması
hedeflenmektedir. Ayrıca kıt kaynakların rasyonel kullanımı sağlanırken hazır olan değerlerin
kullanılacağı ek kaynak tüketimine gereksinim duyulmayacağı bir ekonomik etkinlik alanı
oluĢturulmuĢ olacaktır. Bu doğrultuda öncelikle kırsal turizmin temel kavramlarından bahsedilmiĢtir.
521