Page 673 - Stk 2015 Bildiriler E-Kitap
P. 673
ma gibi isteklerin artması, turizmde yerelliğin önemini gündeme getirmiĢtir. ĠĢte kitle turizmi ve
klasik turizm anlayıĢından farklı olan eko turizm, kültür turizmi, kırsal turizm, özel ilgi turizmi, tarım
turizmi, dağ turizmi, gastronomi turizmi vb.nin günümüzde bu denli tercih edilmesinin ardında bu
yöneliĢler yatmaktadır. Turizmde yerelleĢmenin bir baĢka görüntüsü, bir yerde turizmin geliĢtirilmesi
ve yönetiminde merkezi yönetim yerine “yerel aktörlerin” ön plana çıkmasıdır. Birçok destinasyonda
yerel yönetimler, yerel halk, sivil toplum kuruluĢları, yerel ekonomi temsilcileri ve turizm iĢletmecileri
hep birlikte, turizmi “yerinden” ve “yerel katılımcılıkla” yönetmektedirler. Turizmin yerel
kalkınmanın itici gücü olarak görülmesi, yerel eylem grupları vasıtasıyla “yerel turizm projeleri” nin
hazırlanması ve uygulanmasını beraberinde getirmektedir. (Emekli vd. 2006; 4 , URL:4 )
Sürdürülebilir turizmin en önemli temeli kültürel ve doğal miras alanlarının korunması
konusunda, toplumsal bilincin oluĢması ve koruma bilincinin geliĢtirilmesine dayanmaktadır.
Sürdürülebilir turizm planlaması ile turizmin geliĢimi iyi yönetilerek çekiciliklerin korunması ve
turizmin geliĢmesi arasında bir uyum sağlanmalıdır (Küçük,2013:35-37, URL:5 )
Kültür yollarının geçtiği, kültürel ve doğal mirasların bulunduğu kırsal alanlarda kalkınma
ekonomik, kültürel ve sosyal bakımdan bütüncül bir yaklaĢımı gerektiren bir bileĢendir. Kırsal turizm,
kırsal kalkınmanın araçlarının en önemlilerinden birisidir. Son yıllarda gerek geliĢmekte olan
ülkelerde ve gerekse geliĢmiĢ ülkelerde kırsal turizmin önemi gitgide artmaktadır. Hem turist
profilindeki hem de tüketim kalıplarındaki değiĢiklikler doğal, kültürel çevrenin koruma, kullanma
dengesi içinde kullanımını öngören „YumuĢak turizm‟, „Eko-Turizm‟, „Sürdürülebilir Turizm‟ gibi
yeni turizm kavramlarının özünü, ekonomik yönden verimli, toplumsal açıdan sorumlu ve çevre-doğa
bağlamında sorun yaratmayan uygulamalar oluĢturmaktadır. Çevrenin korunmasında turizmin fiziksel
planlamasının önemi büyüktür. Sürdürülebilir turizmin geliĢtirilmesi için turizmin fiziksel
planlamasında mekanın rasyonel Ģekilde kullanılması gerekmektedir (AkĢit,2007; 442)
Türkiye‟nin doğal kaynakları turizm sektörünün hizmetine sunulurken, koruma-kullanma
dengesinin kullanma lehine bozulduğuna ve birçok turistik yörenin ve doğal çevrenin fiziki ve doğal
altyapı eĢiklerinin aĢıldığına tanık olmaktayız. Son yıllarda, ormanların, yaylaların, kıyıların, zengin
tarih ve kültürel mirasın her geçen gün bir parçasının yok edilmesine ve tahribatına tanık olmaktayız (
URL:6, URL:7 )
Kültürel, doğal değerleri ve mirasları barındıran alanlarda yatırım ve turizm faaliyeti yürütmek
için öncelikle; kültür turizmi, kırsal turizm (yayla Turizmi), eko turizm yapılmaya uygun (coğrafik,
ekolojik, kültürel ve sosyal uygunluk) alanların ve sahip oldukları değerlerin tespiti ve
haritalandırılma gereği vardır. Özgünlüğünü kaybetmiĢ, yapısal ve kültürel olarak bozulmuĢ alanlarda
sürdürülebilir Turizm yapılması mümkün değildir.
Bu çalıĢmada doğa ve kültür turizmi kapsamında önemli bir potansiyeli olan ve Trabzon-
GümüĢhane-Bayburt illerinden geçen Kültür Yollarında; Onbinlerin yolu( Anabasis), Ġpek Yolu,
Sürmene-Satala Roma yolu ve Trabzon-Ġran Kervan yolları incelenmiĢtir. Bu yollar tarihi miraslar
olmaları yanında geçmiĢte ülkeleri, Ģehirleri, bölgeleri, kültürleri ve insanları birbirine bağlayan
659
klasik turizm anlayıĢından farklı olan eko turizm, kültür turizmi, kırsal turizm, özel ilgi turizmi, tarım
turizmi, dağ turizmi, gastronomi turizmi vb.nin günümüzde bu denli tercih edilmesinin ardında bu
yöneliĢler yatmaktadır. Turizmde yerelleĢmenin bir baĢka görüntüsü, bir yerde turizmin geliĢtirilmesi
ve yönetiminde merkezi yönetim yerine “yerel aktörlerin” ön plana çıkmasıdır. Birçok destinasyonda
yerel yönetimler, yerel halk, sivil toplum kuruluĢları, yerel ekonomi temsilcileri ve turizm iĢletmecileri
hep birlikte, turizmi “yerinden” ve “yerel katılımcılıkla” yönetmektedirler. Turizmin yerel
kalkınmanın itici gücü olarak görülmesi, yerel eylem grupları vasıtasıyla “yerel turizm projeleri” nin
hazırlanması ve uygulanmasını beraberinde getirmektedir. (Emekli vd. 2006; 4 , URL:4 )
Sürdürülebilir turizmin en önemli temeli kültürel ve doğal miras alanlarının korunması
konusunda, toplumsal bilincin oluĢması ve koruma bilincinin geliĢtirilmesine dayanmaktadır.
Sürdürülebilir turizm planlaması ile turizmin geliĢimi iyi yönetilerek çekiciliklerin korunması ve
turizmin geliĢmesi arasında bir uyum sağlanmalıdır (Küçük,2013:35-37, URL:5 )
Kültür yollarının geçtiği, kültürel ve doğal mirasların bulunduğu kırsal alanlarda kalkınma
ekonomik, kültürel ve sosyal bakımdan bütüncül bir yaklaĢımı gerektiren bir bileĢendir. Kırsal turizm,
kırsal kalkınmanın araçlarının en önemlilerinden birisidir. Son yıllarda gerek geliĢmekte olan
ülkelerde ve gerekse geliĢmiĢ ülkelerde kırsal turizmin önemi gitgide artmaktadır. Hem turist
profilindeki hem de tüketim kalıplarındaki değiĢiklikler doğal, kültürel çevrenin koruma, kullanma
dengesi içinde kullanımını öngören „YumuĢak turizm‟, „Eko-Turizm‟, „Sürdürülebilir Turizm‟ gibi
yeni turizm kavramlarının özünü, ekonomik yönden verimli, toplumsal açıdan sorumlu ve çevre-doğa
bağlamında sorun yaratmayan uygulamalar oluĢturmaktadır. Çevrenin korunmasında turizmin fiziksel
planlamasının önemi büyüktür. Sürdürülebilir turizmin geliĢtirilmesi için turizmin fiziksel
planlamasında mekanın rasyonel Ģekilde kullanılması gerekmektedir (AkĢit,2007; 442)
Türkiye‟nin doğal kaynakları turizm sektörünün hizmetine sunulurken, koruma-kullanma
dengesinin kullanma lehine bozulduğuna ve birçok turistik yörenin ve doğal çevrenin fiziki ve doğal
altyapı eĢiklerinin aĢıldığına tanık olmaktayız. Son yıllarda, ormanların, yaylaların, kıyıların, zengin
tarih ve kültürel mirasın her geçen gün bir parçasının yok edilmesine ve tahribatına tanık olmaktayız (
URL:6, URL:7 )
Kültürel, doğal değerleri ve mirasları barındıran alanlarda yatırım ve turizm faaliyeti yürütmek
için öncelikle; kültür turizmi, kırsal turizm (yayla Turizmi), eko turizm yapılmaya uygun (coğrafik,
ekolojik, kültürel ve sosyal uygunluk) alanların ve sahip oldukları değerlerin tespiti ve
haritalandırılma gereği vardır. Özgünlüğünü kaybetmiĢ, yapısal ve kültürel olarak bozulmuĢ alanlarda
sürdürülebilir Turizm yapılması mümkün değildir.
Bu çalıĢmada doğa ve kültür turizmi kapsamında önemli bir potansiyeli olan ve Trabzon-
GümüĢhane-Bayburt illerinden geçen Kültür Yollarında; Onbinlerin yolu( Anabasis), Ġpek Yolu,
Sürmene-Satala Roma yolu ve Trabzon-Ġran Kervan yolları incelenmiĢtir. Bu yollar tarihi miraslar
olmaları yanında geçmiĢte ülkeleri, Ģehirleri, bölgeleri, kültürleri ve insanları birbirine bağlayan
659