Page 63 - Stk 2015 Bildiriler E-Kitap
P. 63
ırlanan ve yürürlüğe konan resmi belgelerin sayılarında geçmiĢe oranla bir artıĢın olduğu
görülmektedir (Bretherton ve Vogler, 2006: 86-90).
Her ne kadar 1980’lerden sonra Avrupa düzeyinde çevreye olan ilginin artmasına rağmen,
AB’nin, resmi olarak 1997 Amsterdam AntlaĢması’na kadar SK ilkelerini birliğin tamamlayıcı bir
hedefi ve Avrupa topluluğunun temel bir ilkesi haline dönüĢtürmesi söz konusu olmamıĢtır
(Bretherton ve Vogler, 2006: 99). Diğer yandan, 1999 yılında Helsinki konferansında ise Avrupa
Konseyi, ekonomik, sosyal ve ekolojik olarak sürdürülebilir kalkınmayla uyumlu uzun vadeli bir
kalkınma strateji hazırlaması için Avrupa Komisyonu’na yetki vererek, AB’nin ilk sürdürülebilir
kalkınma stratejisinin hazırlanması için ilk adımı atmıĢtır (European Commission, 1999). Buna ek
olarak, 2001’de Göteborg’da yapılan Avrupa Konseyi’nde “Daha İyi Bir Dünya İçin Sürdürülebilir
Avrupa: Sürdürülebilir Kalkınma için Avrupa Birliği Stratejisi” konulu Avrupa Komisyonu önerisi
kabul edildi. Bu strateji ile dört öncelikli alanda gelecekteki politika geliĢtirme için genel bir rehber
olarak bir dizi hedef ve önlemler sıralanmıĢtır. Bu öncelikli alanlar Ģu Ģekilde belirlenmiĢtir (European
Commission, 2001):
Ġklim değiĢikliği ile mücadele,
Sürdürülebilir ulaĢımın sağlanması,
Biyolojik çeĢitliliğin ve doğal kaynakların korunması,
Halk sağlığı.
Göteborg Konseyi sonucu olarak ortaya çıkan AB Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi (SKS),
bir yandan dünyanın en etkin ekonomik yapısının oluĢturmayı, diğer yandan yüksek düzey bir halk
sağlığı ve yaĢam koĢullarının oluĢturulmasının yanında, küresel çevrenin taĢıma kapasitesini uygun
olan kaynak kullanımına öncelik verilmesi ve bu sayede sürdürülebilir kalkınmanın üç saç ayağını
oluĢturan ekonomik, sosyal ve ekolojik sürdürülebilirliğin oluĢturulması amaçlamaktaydı.
Buna rağmen, 2001 yılında hazırlanan SKS’nin, ekonomik entegrasyon ağırlıklı ve yeni
istihdam imkanlarının oluĢturulmasına yönelik bir politika izlenmesi, tam anlamıyla baĢarılı olmasını
engellemiĢtir. Bundan dolayı, 2004 yılında baĢlayan yoğun bir gözden geçirme süreci sonucunda
Avrupa Konseyi, 2006 yılında AB için yenilenmiĢ sürdürülebilir kalkınma stratejisini kabul etmiĢtir
(European Council, 2006). 2006 yılında kabul edilen yeni SKS yapısı ve kapsamı bakımından, 2001
yılındaki SKS’yi detaylandırarak, tek ve tutarlı belge haline dönüĢtürmüĢtür.
2001 yılındaki SKS’ye göre, yeni SKS açıkça bir dizi araçlar etrafında yapılandırılmıĢ,
operasyonel hedefler ve belirleyici eylemler için, 2001 yılındaki SKS’de yer alan dört öncelikli alan
tekrardan teyit edilerek, sosyal uyum ve küresel düzeyde sürdürülebilir kalkınmanın teĢvik edilmesi
için AB’nin rolü gibi iki yeni alan eklenmiĢtir. Ġlk stratejiyi temel alan bu yeni strateji, doğal ve
ekonomik kaynakları verimli bir Ģekilde kullanan ve yöneten bir topluluğu oluĢturmak ve bunun
yanında ekolojinin korunmasına uyumlu bir yol izleyerek mevcut ve gelecek nesillerin yaĢam
standartlarını sürekli iyileĢtirmeyi amaçlamaktadır (Baker, 2006: 145-146).
49
görülmektedir (Bretherton ve Vogler, 2006: 86-90).
Her ne kadar 1980’lerden sonra Avrupa düzeyinde çevreye olan ilginin artmasına rağmen,
AB’nin, resmi olarak 1997 Amsterdam AntlaĢması’na kadar SK ilkelerini birliğin tamamlayıcı bir
hedefi ve Avrupa topluluğunun temel bir ilkesi haline dönüĢtürmesi söz konusu olmamıĢtır
(Bretherton ve Vogler, 2006: 99). Diğer yandan, 1999 yılında Helsinki konferansında ise Avrupa
Konseyi, ekonomik, sosyal ve ekolojik olarak sürdürülebilir kalkınmayla uyumlu uzun vadeli bir
kalkınma strateji hazırlaması için Avrupa Komisyonu’na yetki vererek, AB’nin ilk sürdürülebilir
kalkınma stratejisinin hazırlanması için ilk adımı atmıĢtır (European Commission, 1999). Buna ek
olarak, 2001’de Göteborg’da yapılan Avrupa Konseyi’nde “Daha İyi Bir Dünya İçin Sürdürülebilir
Avrupa: Sürdürülebilir Kalkınma için Avrupa Birliği Stratejisi” konulu Avrupa Komisyonu önerisi
kabul edildi. Bu strateji ile dört öncelikli alanda gelecekteki politika geliĢtirme için genel bir rehber
olarak bir dizi hedef ve önlemler sıralanmıĢtır. Bu öncelikli alanlar Ģu Ģekilde belirlenmiĢtir (European
Commission, 2001):
Ġklim değiĢikliği ile mücadele,
Sürdürülebilir ulaĢımın sağlanması,
Biyolojik çeĢitliliğin ve doğal kaynakların korunması,
Halk sağlığı.
Göteborg Konseyi sonucu olarak ortaya çıkan AB Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi (SKS),
bir yandan dünyanın en etkin ekonomik yapısının oluĢturmayı, diğer yandan yüksek düzey bir halk
sağlığı ve yaĢam koĢullarının oluĢturulmasının yanında, küresel çevrenin taĢıma kapasitesini uygun
olan kaynak kullanımına öncelik verilmesi ve bu sayede sürdürülebilir kalkınmanın üç saç ayağını
oluĢturan ekonomik, sosyal ve ekolojik sürdürülebilirliğin oluĢturulması amaçlamaktaydı.
Buna rağmen, 2001 yılında hazırlanan SKS’nin, ekonomik entegrasyon ağırlıklı ve yeni
istihdam imkanlarının oluĢturulmasına yönelik bir politika izlenmesi, tam anlamıyla baĢarılı olmasını
engellemiĢtir. Bundan dolayı, 2004 yılında baĢlayan yoğun bir gözden geçirme süreci sonucunda
Avrupa Konseyi, 2006 yılında AB için yenilenmiĢ sürdürülebilir kalkınma stratejisini kabul etmiĢtir
(European Council, 2006). 2006 yılında kabul edilen yeni SKS yapısı ve kapsamı bakımından, 2001
yılındaki SKS’yi detaylandırarak, tek ve tutarlı belge haline dönüĢtürmüĢtür.
2001 yılındaki SKS’ye göre, yeni SKS açıkça bir dizi araçlar etrafında yapılandırılmıĢ,
operasyonel hedefler ve belirleyici eylemler için, 2001 yılındaki SKS’de yer alan dört öncelikli alan
tekrardan teyit edilerek, sosyal uyum ve küresel düzeyde sürdürülebilir kalkınmanın teĢvik edilmesi
için AB’nin rolü gibi iki yeni alan eklenmiĢtir. Ġlk stratejiyi temel alan bu yeni strateji, doğal ve
ekonomik kaynakları verimli bir Ģekilde kullanan ve yöneten bir topluluğu oluĢturmak ve bunun
yanında ekolojinin korunmasına uyumlu bir yol izleyerek mevcut ve gelecek nesillerin yaĢam
standartlarını sürekli iyileĢtirmeyi amaçlamaktadır (Baker, 2006: 145-146).
49