Page 123 - Stk 2015 Bildiriler E-Kitap
P. 123
UÇ VE ÖNERİLER

Turizmin büyümeye olumlu etkileri olduğu açık bir gerçektir. Bölgesel kalkınmanın ulusal
gelişmişliğin belirleyicisi olduğu küresel ekonomide turizm sektörünün bölgesel kalkınmadaki rolü ve
önemi çok iyi belirlenmelidir. Yerelde sıkça görülen bir durum bölgesel turizm stokunun aşırı
değerlendirilmesidir. Turizm stokuna yerelin atfettiği değer ile turistin atfettiği değer arasında farklılık
olabilir. Bu durumda bölgesel eşitsizlikleri hızlı bir şekilde kapatmak için yerel turizm stokunun
özelliklerini tam olarak çözümlemeden başlatılan turizm hamleleri, bölgesel turizm sektörünü
geliştirmekten ziyade köreltici bir etki yapabilir.

Her bölge bir turizm bölgesi olmayabilir. Turizme politika belirleyicileri tarafından aşırı önem
atfedilmesi bir bölgenin rekabetçi olabilecek diğer sektörlerinin dışlanmasına, dolayısıyla büyüme
fırsatlarının kaçırılmasına yol açabilir. Bölgesel büyümeye katkıda bulunabilecek bir turizm politikası
geliştirilirken turizmin bölge ekonomisindeki göreceli konumunun analizi iyi yapılmalıdır. Bu analizin
başlangıç noktası turizmin hızlı gelir ve refah artışı sağlayacak bir araç değil, stratejik olarak
olgunlaştırılması gereken ve olumlu etkileri zamana yayılmış bir ekonomik faaliyet olduğu algısının
politika çevreleri ve yerel toplum tarafından benimsenmesinde yatmaktadır.

Turizm söz konusu olduğunda bir diğer yanılgı, turizmin yerel işsizliğe hızlı bir çözüm
sağlayabilecek bir reçete olduğudur. Başarılı turizm bölgelerinde turizm istihdamını artıran faktör bu
bölgelerdeki sermaye-yoğun turizm yatırımlarıdır. Önemli turizm değerlerine sahip olmayan bölgeler
(örneğin; LasVegas, Hong-Kong, Dubai gibi) tematik turizme yönelik sermaye yatırımlarıyla başarılı
olmuşlardır ve bu bölgelerdeki turizm kümelenmeleri istihdama olumlu etkiler yapmışlardır. Bu
nedenle gerekli altyapı yatırımları ve destekleyici kümelenmeler olmadan turizmin olumlu istihdam
etkileri olması beklenmemelidir. Diğer yandan, seçilen turizm hizmetlerinin yerel toplumun
girişimcilik becerilerine ve sosyokültürel özelliklerine uyumlu olması da önemlidir.

Yeni bölgesel kalkınma anlayışı bölgenin gelişiminde tüm kaynakların bütüncül bir şekilde
kullanılmasına vurgu yapmaktadır. Bu bağlamda turizme dayalı bir bölgesel kalkınma stratejisinin
başarılı olabilmesi için kamu kesimi ile yereldeki özel sektör ve sivil toplumdan kuruluşlar arasında
ortak hedeflere yönelik ortak bir çaba gösterilmelidir.

KAYNAKÇA

Akgüngör, Sedef, Yeşim Kuştepeli ve Yaprak Gülcan; (2008) “Tourism and Regional Development in
the Agean Region of Turkey”, Regional Studies Association Working Group Seminar, Nisan
2008, Ġzmir.

109
   118   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128