Page 282 - Stk 2015 Bildiriler E-Kitap
P. 282
ini almalıdır. Bu sayede turizm hem çevresel kaynakların korunmasını hem de yerel halkın
eğitimini sağlayarak doğal kaynakların yok olmasını miktar ve/veya kalite olarak azaltır ve korur.

Ürün Liderliği: Turizmin gelişmiş olduğu bölgelerdeki sürdürülebilirlik uygulamalarıdır.
Turizmin yerel ekonomide temel alan olduğu bölgelerde kolaylıkla uygulanabilir. Turizmin bölgede
gelişmesi diğer kırılgan bölgelerin turizm veya diğer sektörler yoluyla bozulmasını engeller. Bu
nedenle turizmin popüler olduğu destinasyonlarda ekonomik sektör olarak önemini koruması diğer
bölgeleri koruma yanında kamu ve özel sektör işbirliği ile gelişimin kontrollü ve doğal kaynaklara
zarar vermeyecek şekilde yürütülmesini mümkün kılar.

Çevre Liderliği: Turizm ve çevre sistemi arasında çarpık ilişkinin olduğu bölgelerde, çevre
odaklı yaklaşımın benimsenmesini öneren boyuttur. Turizmin hiç olmadığı veya yeni gelişim
gösterdiği bölgelere uygundur. Amaç doğaya ve kültürel değerlere duyarlı turizm çeşitlerinin(örn.
Eko-turizm) geliştirilmesidir. Doğal kaynakların taşıma kapasitesi turizm çeşitlerinin oluşturulmasında
temel sınırlayıcı olarak kullanılır. Bu yaklaşımda hala güçlü ürün odaklı görülse de pazarlama
faaliyetlerinde esas odağın çevre olması farklılığıdır. Yaklaşımda bazı bölgelere girişlerin
sınırlandırılması ve geliştiği bölgedeki işletmelerin uygulamaları ile çevreye duyarlılık göstermesi niş
pazarlar oluşturmada katkı sağlar.

Neotenous Turizm: Bu yaklaşım çok güçlü bir sürdürülebilirlik yaklaşımıdır. Yaklaşıma göre
turizm ekolojik temele göre geliştirilmelidir. Bazı bölgelerde (örn. ulusal ve uluslararası önemi olan
doğal rezervler) daha üstün amaçlar için gerekirse turizmden vazgeçilmelidir. Turizmin ekolojik
sisteme hiç olumsuz etkisinin olmaması düşünülemez. Ancak bu yaklaşımda en ideal şekilde çevre
koruma ilkeleri uygulanmalıdır. Turizmin giriş ve gelişim aşamalarında olduğu bölgelerde macera
turistleri, küçük turist grupları ve araştırma yapma amaçlı gelen grupların kullanımına izin verilen
yaklaşımdır. Amaç yenilenemez veya yenilenmesi zor olan kaynakların kullanımını en alt düzeye
indirmektir.

Clarke (1997) sürdürülebilir turizmi ikili takım olarak dörtlü konumlandırmaktadır. Ġlk ikili,
sürdürülebilir turizmi, turizmin belli ölçeklerine bağlı olarak değerlendirmektedir. Diğer ikili ise
sektörün olumsuz etkilerini azaltmasını sağlayacak amaçları gerçekleştirme olarak ele almaktadır.

Konumlandırma 1 (Zıtlık yaklaşımı): Sürdürülebilir turizm ve kitle turizmini klişe tabirle iyi
ve kötü olarak gören anlayışa göre olumsuz sosyal ve çevresel etkilerin yaşandığı destinasyonlar kitle
turizm destinasyonlarıdır. Kuşkusuz kitle turizmi ölçeğe dayalıdır ve gerçekleştirilen turizm
faaliyetinin ölçeği zıttının özelliklerini tanımlamada belirleyicidir. Bu yaklaşımı benimseyen
araştırmacılar küçük ölçek özellikleri ile sürdürülebilir turizmi mevcut turizm türlerinin karşıtı olarak
görmüşler ve kitle turizminin karşıtlarını sürdürülebilir turizm olarak ifade etmişlerdir. Kısaca küçük
sürdürülebilir ile aynı değerlendirilmiştir.

Konumlandırma 2(Süreklilik yaklaşımı): 1990’larda zıtlık yaklaşımı verimsizlik nedeniyle
(özellikle ekonomik açıdan) reddedilmiş ve ilk fikirlerin esnek adaptasyonu ortaya çıkmıştır. Örneğin
sürdürülebilir turizm kitle turizminin altyapı, ulaşım ve rezervasyon sistemlerinden faydalanabilir. Bu

268
   277   278   279   280   281   282   283   284   285   286   287